(Turkish) ‘Kuzey Akım 2 Doğalgaz Boru Hattı Projesi’nde Yakın Dönem Gelişmeler

Sorry, this entry is only available in Turkish. For the sake of viewer convenience, the content is shown below in the alternative language. You may click the link to switch the active language.

GİRİŞ

Bilindiği üzere, AB’nin en tartışmalı enerji projesi Nord Stream -Kuzey Akım 2 ile birlikte Rusya Federasyonu’nun Baltık Denizi’nin altından Almanya’da doğal gaz ihracat kapasitesi ikiye katlanarak yıllık 110 milyar metreküp üzerine çıkacak. Rus doğal gazının Baltık Denizi’nden Almanya’ya taşıyacak ve Ukrayna, Polonya gibi doğu Avrupa ülkelerini bypass edecek, toplam maliyeti 9.5 milyar Amerikan doları civarında olması beklenen Kuzey Akım 2 doğal gaz boru hattı ile yılda fazladan 55 milyar metreküp Rus gazının taşınması öngörülüyor. Gazprom, hattın Ocak ayı sonu itibariyle yüzde 20’sinin tamamlandığını duyurmuştu.

2017 yılının sonunda Reuters’ın haberine göre, ABD Dışişleri Bakanlığı’na bağlı Enerji Kaynakları Birimi Müsteşar Yardımcısı John McCarrick, “Kuzey Akım 2 doğalgaz boru hattının inşa edilmeyeceğini bekledikleri şeklinde açıklamada bulunmuş, Kuzey Akım 2 hattının, Rus hükümetinin Ukrayna’dan Avrupa’ya ulaşan boru hattının yönünü değiştirerek, Ukrayna’yı aldığı geçiş ücretinden mahrum bırakmak için düşündüğü ‘siyasi bir proje’ olduğunu savunmuştu. Bunlara ilaveten de McCarrick, Rus doğalgaz şirketi Gazprom ile Avrupalı alıcılar arasında anlaşmaya varılırsa, Avrupalı şirketlerin Amerikan yaptırımlarına maruz kalma ihtimalinin olduğunu, hattın ‘çizgilerini’ incelemeleri gerekeceğini belirtmişti. Bu meyanda ABD’nin aynı zamanda Türk Akımı projesine de kıllandığını kaydetmekteydi. Esasen bu tavrın içinde en yakın gelişmeler açısından jet krizi ve Büyükelçi Andrei Karlov suikastine rağmen Türk-Rus Dış ilişkilerindeki Mersin Akkuyu Nükleer Santrali ,S-400 hava savunma sistemi ve Türk Akımı projesi gibi enerji ekseninde temellenen üçlüsünü ve ona eşlik eden güçlü ekonomik müttefiklik de birlikte okumak gerekir.

Geçtiğimiz 2018 yılının Şubat ayı Merkel, başkent Berlin’de Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki ile yaptığı görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, iki ülke arasında belli mevzularda  görüş ayrılıklarının bulunduğunu kaydetmiş Almanya ile Polonya arasında diyaloğun geliştirilmesi gerektiğini belirterek , “İyi yapacağımız daha çok şey var” demişti. Boru hattının enerji alımının çeşitlendirilmesi için bir tehlike oluşturmadığını ifade eden ve Ukrayna’nın da gaz konusunda bir transit ülke kalmasını istediklerinin altını çizen Merkel, Kuzey Akım-2 Doğalgaz Boru Hattı’na ilişkin Polonya ile farklı görüşlerinin bulunduğunu belirtmiş, “Kuzey Akım-2 konusunda görüş ayrılıklarımız var. Biz bunun ekonomik bir proje olduğunu düşüyoruz” şeklinde konuşmuştu. Polonya Başbakanı Morawiecki ise Kuzey Akım Doğalgaz Boru Hattı projesini eleştirerek, ABD’ye proje konusunda yaptırım uygulanması çağrısında bulunmuş dönemim ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, bir önceki Ocak ayı açıklamasında, projeyi ‘Avrupa’nın enerji güvenliğine yönelik bir tehdit’ olarak gördüklerini ifade ettiğine dikkat çekmiş, Projeyle Ukrayna’nın dışlanma riskinin bulunduğunu vurgulamıştı. Biraz gerilere 2016 yılının Eylül ayına  gidersek Avrupa’nın doğalgaz talebinin uzun vadede artacağını öngören Alman Wintershall’ın Üst Yöneticisi Norveç’in Stavanger şehrinde düzenlenen ONS Enerji Konferansı’nda Mario Mehren, Polonya Rekabet Kurumu’nun Kuzey Akım-2 doğalgaz boru hattı projesinde ortak şirket kurulmasına mani olan kararına ilişkin, “Polonya muhalefeti sonrasında hattın inşası Gazprom aracılığıyla devam edecek ve planlandığı şekilde takvime uygun olarak işleyecek şeklinde konuşmuş, Kuzey Akım-2 projesinin, üç yıl içinde tamamlanabileceğini belirtmişti.

Yine geçtiğimiz 2018  yılının Nisan ayında Gazprom, Finlandiya’nın, Kuzey Akım 2 doğalgaz boru hattının kendi karasularından geçecek bölümündeki inşaat çalışmalarına izni verdiğini bildirdi. O sırada yapılan açıklamada, Almanya’dan projenin inşaatı için gerekli tüm izinlerin alındığı hatırlatılırken, boru hattı için planlanan güzergahta bulunan İsveç ve Danimarka’dan da izinlerin sağlanması için sürecin devam ettiği kaydedilmekteydi. Hatırlarsak Danimarka hükümeti, Kuzey Akım-2’nin  kendi topraklarından geçmesini engellemek için, enerji projelerini dış politika ve güvenlik gerekçeleriyle yasaklamasına izin verecek bir yasa değişikliği teklifi hazırlamıştı. Danimarka Enerji ve İklim Bakanı Lars Christian Lilleholt, Reuters’a demecinde, Kuzey Akım-2 gibi projeleri şu anda sadece çevreye etkileri sebebiyle veto etme hakkına sahip olduklarını belirtmiş, yasalarda değişiklik yapmak için harekete geçmelerinin sebebine ilişkin olarak ise “Dış politika ve güvenlik gerekçeleriyle de bir şeye evet ya da hayır deme olanağına sahip olmak istiyoruz” şeklinde konuşmuştu.

Temmuz ayında da ABD’nin Cumhuriyetçi senatörlerinden John Barrasso, Kuzey Akım-2’ye yönelik yaptırım öngören yasa tasarısını ABD Kongresi’ne sunmuştu. Aynı tarihlerde Houston Üniversitesi Enerji Ekonomisti Prof. Dr. Ed Hirs, Kuzey Akım 2 Doğalgaz Boru Hattı projesiyle Rusya’nın NATO’yu bölmek istediğini savunmaktaydı. Kuzey Akım 2 projesinin Rusya’ya Almanya karşısında büyük bir koz verdiğini de vurgulayarak  “Rusya 2014’te Kırım’ı ilhak etti. Söz konusu durumun yeniden yaşanması veya Rusya’nın bir NATO ülkesine saldırması durumunda Almanya’nın Rusya Federasyonu’na  olan enerji bağımlılığı nedeniyle yanıt veremeyeceğini düşünüyorum. Almanya, NATO yerine öncelikle kendi enerji güvenliğini düşünecektir.” şeklinde değerlendirmede bulunmuştu. Hollanda’daki enerji danışmanlık firması VEROCY’nin ortağı Cyril Widdershoven da Rusya ile iyi ilişkilerin Almanlar için her zaman önemli olduğunu söylemiş Soğuk Savaş döneminde Almanya’nın Sovyetler Birliği’nden gelen doğalgaza bağımlı olduğunu hatırlatarak, “İş dünyasında Alman-Rus ortaklığı çok yüksek seviyelerde. Alman iş adamları lobicilik girişimlerinde oldukça etkili” şeklinde konuşmuş, ilaveten Trump’ın Kuzey Akım 2 projesini sadece stratejik güvenlik açısından eleştirmediğini, aynı zamanda ABD’nin Avrupa’ya sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) ihracatını artırmak istediğini belirtmişti.

Yine geçtiğimiz 2018 yılının Ağustos ayında Finlandiya Cumhurbaşkanı Sauli Niinistö ile Soçi’de bir araya gelen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kuzey Akımı 2 projesinin Avrupa ülkelerindeki gaz tüketiminin giderek artması, gaz stoklarının ise azalması nedeniyle bu ülkelere gerekli olduğunu belirtirken konuşmasına Finlandiya Devlet Başkanı (Sauli Niinistö) az önce Arktik bölgesinde daha ekolojik bir yakıta geçilmesi gerektiğini söyledi ve bu kesinlikle doğru bir öneri. Ancak bu, ‘mavi yakıtın’ kullanıldığı tek alan değil. En önemli husus, Avrupa da dahil olmak üzere tüketim hacimlerinde meydana gelen artış. Örneğin Gazprom, AB ülkelerine yaptığı sevkiyatları yüzde 13 arttırdı. Norveç, İngiltere gibi Avrupa ülkelerinin öz stoklarındaysa azalma var ve bu, uzmanlar tarafından tespit edilen ‘tıbbi’ bir gerçek” ifadelerini eklemişti.

Eylül ayına gelindiğinde ABD Enerji Bakanı Rick Perry, Novak ile ortak basın toplantısında, Kuzey Akım 2 ve Rus enerji sektörüne karşı yaptırım uygulayabileceklerini söylemesine istinaden Rusya Enerji Bakanı Aleksandr Novak, doğalgaz piyasasında rekabeti ihlal etmeyen bu projeye yönelik yaptırım uygulanabileceği ihtimalinden dolayı  endişeli olduklarını açıklamıştı. Rus bakan, “Sayın Perry’nin yanıtını dikkate aldığımızda, Avrupa tüketicilerinin ilgi duyduğu rekabetçi projeye yönelik yaptırım uygulanması yönünde yapılan açıklamalardan endişeli olduğumuzu söyleyeceğim” ifadelerini kullanmış sözlerine şöyle sürdürmüştü;

Piyasaya kaynak sağlayabilenleri yapay yollarla kısıtlamanın doğru olmadığını belirten Novak, “Bu, genel olarak enerji güvenliğinin sağlanması anlamında beklenmedik sonuçlara yol açabilir. Rusya’nın Avrupa’ya gaz arzı konusunda tamamen rekabet gücüne güvenmektedir. ABD menşeili sıvılaştırılmış doğalgazla rekabetten korkmuyoruz ve bu gazın Avrupa’ya sevkiyatına karşı hiçbir tedbir de almıyoruz.”

2018 Ekim ayında ise Kuzey Akımı 2 projesinin işleticisi olan Nord Stream 2 AG şirketi, doğalgaz boru hattının Almanya’daki bölümünde yapılan çalışmalara 2inci . geminin de katıldığını bildirmiş, Yine geçtiğimiz yıl Kasım’da Gazprom Başkanı Aleksey Miller, ABD’nin tehditlerine rağmen Kuzey Akım 2 doğalgaz boru hattı projesinin gerçekleştirileceğinden emin olduğunu belirtirken Kommersant gazetesine konuşan Miller, ABD’nin Kuzey Akım 2’ye yönelik tehditlerine cevaplarında “Siz de görüyorsunuz ki, 200 kilometreyi halihazırda inşa ettik. Geri kalan kısmı da inşa edeceğiz” ifadelerini kullanmıtı. ABD’nin AB Büyükelçisi Gordon Sondland, Avrupa’yı dolayısıyla da ABD’yi bağımlı hale getireceğini öne sürdüğü boru hattının inşasını durdurmak için birçok argümana sahip olduğunu iddia etmişti.

2018 yılı Aralık ayının ilk yarısında Avrupa Parlamentosu, Rus doğalgazının Ukrayna ve bazı Doğu Avrupa ülkelerini bypass ederek Baltık Denizi üzerinden Almanya ve Avrupa’ya sevkiyatını ikiye katlayacak bin 200 kilometrelik Kuzey Akım 2 Doğalgaz Boru Hattı projesinin kapatılmasını öngören karar tasarını kabul etti.

Karar tasarısının metninde, Kuzey Akım 2’nin siyasi  olduğu ve Avrupa’nın güvenliği için tehdit arz ettiği belirtilmiş, ilaveten Avrupa’nın enerji kaynaklarıyla temininde Ukrayna’nın ‘anahtar rol’ oynadığı vurgulanmıştı. Ukrayna’da yaşanan iç savaştan sonra Kiev yönetimiyle yıldızları barışmayan Rusya, 2017’de başta Almanya olmak üzere Baltık Denizi ülkeleriyle Kuzey Akım 2 Boru Hattı Projesi anlaşmasına imza atmıştı. Uluslararası enerji şirketleri Wihtershall, Uniper, OMV, Anglo-Dutch Shell ve Engie’nin yatırımlarının bulunduğu sözkonusu Projenin anlamı şu idi: Ey Ukrayna! büyük çoğunluğu Sen’den Kuzey Avrupa’ya aktarılan gaz, Sen’i  saf dışı bırakılarak Baltık Denizi’nden doğrudan Kuzey Avrupa’ya aktarılacak. Proje kapsamında Rusya, Finlandiya, İsveç, Danimarka ve Almanya açıklarından bölgesel veya münhasır ekonomik bölgeleri üzerinden aktarılacak gazın boru hattı için Danimarka hariç olmak üzere tüm ülkeler protokole imza koydu. Danimarka ise sadece prensipte projeye onay vermişti.

2019 yılına gelindiğinde ise; Ocak ayının ortasında ABD’nin Berlin Büyükelçisi Richard Grenell Kuzey Akım 2 projesiyle bağlantılı şirketleri cezalandırabileceklerini belirtti. Hatırlarsak geride bıraktığımız 2018 yılı Temmuz ayında ABD, Rusya’nın Kuzey Akım 2 Doğal Gaz Boru Hattı’na yatırım yapan Batılı şirketlerin yaptırımlarla karşı karşıya kalma riskleri olduğu uyarısında bulunmuş, Washington, Moskova’nın Kuzey Akım 2 boru hattının Avrupa’yı bölmek için kullandığını savunarak, hattı inşa eden şirketlere yaptırım uyarısını tekrarlamıştı. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü yaptığı açıklamada, “Rusya’nın enerji ihracat boru hattı sektörü ile çalışan şirketlerin yaptırım riski taşıyan bir faaliyet çizgisinde oldukları konusunda netiz. Biz, bu boru hattının Avrupa’nın genel enerji güvenliği ve istikrarını baltalayacağı kanaatindeyiz. Rusya, bu projenin Avrupa’yı bölmekte olduğunu anladı ve bunu kendi lehine kullanıyor” şeklinde konuşmuştu.

Ocak sonu Rus kamu doğalgaz şirketi Gazprom, Kuzey Akım 2 doğalgaz boru hattının yüzde 20’sinden fazlasının tamamlandığını açıklamıştı.  Diğer yandan Şubatın ikinci haftası ise Fransa, Almanya’nın Rusya’dan doğalgaz alımını ikiye katlayacak mezkur Kuzey Akım 2 doğalgaz boru hattının tamamlanmasını zora sokacak AB önerisini destekleyeceklerini açıkladı.

Bu makale bahsi geçen Kuzey Akım 2 doğalgaz boru hattı projesinin yakın dönem gelişmelerini mercek altına almayı amaçlamaktadır .

GELİŞME

Kasım 2018 de Kuzey Akımı 2 projesinin işleticisi olan Nord Stream 2 AG şirketi yaptığı açıklamada, Allseas şirketine ait boru döşeme gemisinin, an itibarıyla  Castoro Dieci (C10) gemisinin çalıştığı bölgedeki inşaat çalışmalarına katıldığını duyurmuştu. Açıklamaya göre Audacia, Kuzey Akım 2 doğalgaz boru hattının 2 kolu için 30 kilometrelik hendeğin bitiş noktasında çalışmalara başlamıştı ve gemi, güzergâhın daha derin olan kısmında 38 kilometre uzunluğundaki bölümünün borularını döşemesi beklenmekte ilk kolun inşasını tamamladıktan sonra Audacia başladığı noktaya dönüp 2’inci kolun yapımına devam etmesi öngörülmekteydi.

Ocak ayının ortasında ABD’nin Berlin Büyükelçisi Richard Grenell Kuzey Akım 2 projeyle bağlantılı şirketlere mektup göndererek Amerika’nın Yaptırımlar Aracılığıyla Düşmanlarla Mücadele Yasası (CAATSA) kapsamında cezalandırılabileceklerini açıklamıştı.

AFP’ye konuşan bir büyükelçilik sözcüsü, Grenell’in mektupta, söz konusu şirketlerin CAATSA kapsamındaki Amerikan yaptırımlarıyla karşılaşma “tehlikesi altında olduğunu hatırlattığını” söyledi. Sözcü, ABD Başkanı Donald Trump’a yakın bir isim olan Grenell’in şirketlere gönderdiği mektubun bir “tehdit” olarak algılanmaması gerektiğini, sadece “ABD politikasının açık bir mesajı” olduğunu belirtmişti  ABD’de 2017 senesinde yürürlüğe giren CAATSA İran, Rusya ve Kuzey Kore’yi hedef almaktaydı. ABD Başkanı Donald Trump, geçtiğimiz Temmuz ayında Kuzey Akım 2 projesi nedeniyle Almanya’nın Rus doğalgazına bağımlı olduğunu ve “tamamen Rusya tarafından kontrol edildiğini” öne sürmüş, Berlin’in Moskova’nın “esiri” olduğunu söylemişti.

Kuzey Akım 2 ile birlikte Rusya’nın Baltık Denizi’nin altından Almanya’da doğalgaz ihracat kapasitesi ikiye katlanarak yıllık 110 milyar metreküp üzerine çıkacak. Rus doğal gazının Baltık Denizi’nden Almanya’ya taşıyacak ve Ukrayna, Polonya gibi doğu Avrupa ülkelerini bypass edecek Kuzey Akım 2 doğal gaz boru hattı ile yılda fazladan 55 milyar metreküp Rus gazının taşınması öngörülüyor. AB, ABD, Polonya ve bazı Orta ve Doğu Avrupa ülkeleri projeye Rus doğal gazına olan bağımlılığın artacağı ve hattın birinci kolunun bile tam kapasite ile çalışmadığı gerekçeleriyle karşı çıkarken, Almanya projeyi destekliyor.

Ocak Sonu Gazprom’un doğalgaz satış şirketi Gazprom Export’un Başkanı Elena Burmistrova’nın yaptığı açıklamaya göre, Rus doğalgazını Baltık Denizi’nin altından Almanya’ya taşıyacak olan Kuzey Akım 2 doğalgaz boru hattı projesinin yüzde 20’sinden fazlası tamamlandı. Bunlara ilaveten Burmistrova Viyana’da yaptığı açıklamada, Rusya’nın Avrupa’ya doğalgaz ihracatının yılda 200 milyar metreküpten fazla olmasının “yeni realite” olduğunun da altını çizerek  bu miktarın gelecek yıllarda da düşmesini beklemediğini kaydetti.

İçinde bulunduğumuz 2019 yılının Şubatın ikinci haftası ise Fransa, Almanya`nın Rusya’dan doğalgaz alımını ikiye katlayacak mezkur Kuzey Akım 2 doğalgaz boru hattının tamamlanmasını zora sokacak AB önerisini destekleyeceklerini açıkladı. Fransa Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Agnes von der Muhll dün yaptığı açıklamada, Rusya’dan Almanya’ya Baltık Denizi’nin altından gaz taşınmasını öngören Kuzey Akım 2 Boru Hattı’nı düzenleme amaçlı AB önerisini destekleyeceklerini açıkladı. Agnes von der Muhll, “Fransa, böyle bir direktifin kabul edilmesini desteklemeyi düşünüyor. Ortaklarımızla, özellikle Almanya ile, metinde olası değişiklikler konusunda çalışmalar devam etmekte” açıklamalarında bulundu.

Avrupa Birliği, iç enerji piyasası yasalarını, açık deniz doğalgaz boru hatlarını da içerecek şekilde genişletip sıkılaştırmak istiyor. Bu da 2020 yılının Ocak ayında gaz akışına hazır olması planlanan Kuzey Akım 2 inşaatının tamamlanmasını son derece zorlaştırıyor. Projede Alman Uniper ve  Almanya’nın en büyük uluslararası ham petrol ve doğalgaz üreticisi  Wintershall, Hollanda merkezli Shell, Avustralyalı OMV ile Fransız Engie şirketlerinin de payı bulunmakta ve hattın inşasındaki herhangi bir gecikme ise, 2018 senesinin ortasında İngiltere’deki varlıklarına el konulan Gazprom’un ortaklarını  da bir belirsizliğe sürükleyecek. Almanya ise AB’nin bu yeni direktifini önlemek için diğer AB üyesi ülkelere baskı yapıyor. Fransa’nın tutumunun ise belirleyici olacağı ve Almanya’yı destekleyen ülkeleri azınlık konumuna düşürüceği kaydediliyor. AB Başbakanı Angela Merkel, Kuzey Akım ile doğalgaz için Rusya’ya bağımlı hale gelinmeyeceğinin bir kere daha altını çizdi. AB hat konusunda ikiye bölünmüş durumda. Doğu Avrupa, İskandinav ve Baltık Denizi ülkeleri Rus doğalgazına olan bağımlılığın artacağı gerekçesiyle karşı çıkarken, Kuzey Avrupa ülkeleri, özellikle Almanya hattın ekonomik faydalarına vurgu yaparak destekliyor.

Bu meyanda hatırlarsak Ukrayna’nın devlet doğalgaz şirketi Naftogaz Başkanı Andrey Kobolev, ABD’ye Kuzey Akım-2 doğalgaz boru hattı projesinde yer almayı planlayan tüm şirketlere yaptırım uygulama çağrısı yapmış, “ABD’ye Kuzey Akım-2 projesine katılması muhtemel şirketlere en kısa sürede yaptırım uygulamasını tavsiye ediyoruz. Kuzey Akım-2’nin Rusya’nın çıkarına olduğunu ve Ukrayna için riskler oluşturmakta derken “Proje aynı zamanda Avrupa’nın birliğini tehdit etmekte ve ABD’nin çıkarlarına ters düşmektedir şeklinde açıklamalarda  bulunmuştu. Hatta daha öncesinde de  Kiev ,Kuzey Akım-2 projesi hakkında Avrupa Komisyonu’na resmi şikayette bulunmuştu. Kiev, Rus gazını Baltık Denizi altından Almanya’ya ulaştıracak projenin Doğu Avrupa ülkelerine zarar vereceğini  savunmaktaydı .

SONUÇ

Çağımızda bölgesel enerji merkezi olma konusundaki gayretler konusundaki yarışlar hız kesmiyor. stratejik ve ekonomik bir silah olan doğalgaz da bundan payını almakta. Bilindiği ve uzmanların da desteklediği gibi Türk Akımı ve Kuzey Akım 2 ABD’nin  sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG)’na karşı Avrupa pazarındaki hakimiyetini sürdürebilmesi açısından Rusya’nın elindeki en değerli koz kartlarından Enerji arz güvenliği Avrupa için önemli bir mesele. Kaynak çeşitlendirmesi özelinde bakılırsa Rusya’nın Avrupa’ya gaz ihracatının düşmesi gerekmekte ama vaziyet bilakis ters yönde işliyor ve giderek artmakta.

Avrupa’ya daha çok LNG ihracatı gerçekleştirerek AB’nin ve dahi Almanya’nın  Rusya’ya olan doğalgaz bağımlılığını azaltma gayretindeki ABD’nin müşkülü ise şu anda sadece bir LNG ihraç tesisi bulunmasından kaynaklanmaktadır. Toplam 9 LNG ihraç terminali projesinin de  5’i yapım aşamasında AB, ABD, Polonya ve bazı Orta ve Doğu Avrupa ülkeleri Kuzey Akım 2  projesine Rus doğal gazına olan bağımlılığın artacağı ve hattın birinci kolunun bile tam kapasite ile çalışmadığı gerekçeleriyle karşı çıkarken, Almanya, ucuz gaz teminini n plana çıkararak NATO ve Batılı ülkelerle olan stratejik ittifakını tehlikeye sokmak pahasına mezkur projeye destek vermektedir.  Zira Rusya’nın Almanya’ya boru hattıyla sattığı doğalgazın halihazırda  LNG’ye kıyasla daha ucuz.

Şubat’ın ikinci haftası Brüksel’deki görüşme öncesi Bratislava’da Visegrad Grubu üyesi ülkeleri ile bir araya gelen Almanya Başbakanı Angela Merkel’den gelen güvence  ve “Kuzey Akım 2 projesi nedeniyle Almanya’nın Rus gazına bağımlı hale gelmeyeceğini söyledi. Merkel, “İkinci boru hattı nedeniyle Rusya’da bağımlı hale mi geliyoruz? Eğer (enerji kaynaklarını) çeşitlendirirse, hayır açıklamaları kayda değer ise da bununa birlikte Putin ile Merkel’in Ukrayna ve Suriye meseleleri ile  ikili ticari ilişkilerinin yanında  Kuzey Akım 2’yi daha kaç kez de ela alacaklarını hatta projenin ekonomik, askeri, siyasi fizibilitesinin gelecekte ne olacağını bilmiyoruz. Avrupa tarafında konjonktürel gelişmelere bağlı olarak radikal kırılmalar görecek miyiz? Avrupa Birliği’nin (AB) arz çeşitlendirmesi ne yöne gider, Putin’in merkeziyetçi politikası karısında Avro-Atlantik Blok ilişkileri nasıl şekillenir, ABD’nin olası AB-Rus yakınlaşmasına karşı Rusya’nın nüfuzunu sınırlandırmaya yönelik jeopolitik girişimlerii Beyaz Saray ile Kremlin didişmesini nasıl biçimlendirir? 2 Ağustos 2017 tarihinde yürürlüğe giren ve ABD Başkanı Donald Trump’ın imzasını taşıyan Rusya’ya karşı yaptırım tedbirleri öngören ABD kanununun maddelerinde ileride ne tip değişiklikler olur, küresel jeopolitik ölçekte kıtasal ittifaklar ve arka planda yer alan  bölgesel meseleler hangi yeni menfaaler üzerine yakınlaşma ya da kutuplaşma yönünde  temellenir, LNG  fiyatları ne yöne evrilir, Avrupa Birliği içinde doğalgaz ithalatı için şu anda yükselmekte olan talep hangi yönde seyredecek, Avrupa’da arz güvenliğinin garanti altına alınması için başka ne alternatifler oluşacak ve buna bağlı olarak yeni stratejik ortaklıklar nasıl bir modele yerleşecek, Doğu Akdeniz ve Hazar gazları ve hidrokarbongazlarının geleceği belirlemedeki etkileri ne olacak, küresel çevre politikaları bu gelimelere nasıl etki edecek, enerji hublarının kavşak noktasındaki Türkiye’nin tüm bu gelişmelere yön vermekteki rolü ve konumu ne olacak bunu da zamanla göreceğiz…

Çiğdem Yorgancıoğlu – Energy Contracts Expert / Forensic Person / ‘Enerji Gazetesi’ Author – cigdem.yorgancioglu@enerjigazetesi.ist – http://www.cigdemyorgancioglu.org/

Referanslar

Nord Stream 2 Was Always A Done Deal  By Vanand Meliksetian – Feb 11, 2019, 2:00 PM CST

https://oilprice.com/Energy/Natural-Gas/Nord-Stream-2-Was-Always-A-Done-Deal.html

Avrasya incelemeleri merkezi https://avim.org.tr/tr/Bulten/ALMANYA-VE-FRANSA-ARASINDA-KUZEY-AKIM-2-GERGINLIGI  © Deutsche Welle Türkçe

https://tr.sputniknews.com/karikatur/201811151036158608-miller-abd-kuzey-akim-gaz-gazprom-avrupa/  15Kasım2018 Sputniknews

https://tr.sputniknews.com/infografik/201705241028587909-kuzey-akim-rusya-dogal-gaz/ 24 Mayıs 2017

abAB ÜlkeleriAleksey MillerAvrupaAvrupa ülkeleriBaltık DeniziCAATSAÇiğdem YORGANCIOĞLUdoğalgaz boru hattı projesidoğalgaz enerjisi haberleridoğalgaz haberleridoğalgaz ihracatı haberleridoğalgaz piyasası haberleridoğalgaz sektörü haberleriDüşmanlarla Mücadele YasasıElena BurmistrovaEnergy Contracts Expertenerji gazetesienerji gündemienerji haberleriForensic PersongazpromJohn BarrassoKuzey Akım-2 doğalgaz boru hattılng haberlerimerkelNaftogazNord Stream -Kuzey Akım 2Nord Stream 2 AG şirketiRichard GrenellRick Perryrus doğalgaz şirketirus doğalgazısıvılaştırılmış doğalgaz haberleriTürk Akımı ProjesiTürk Akımı projesi haberleriukraynayazar
Yorumlar (0)
Yorum Ekle