Uysal, Marmara Bölgesi’ndeki enerji üretiminin kalbi konumundaki Ovaakça Doğalgaz Termik Santrali’nde basın “Enerji Üretimindeki Darboğazlar ve Enerji Verimliliği Yöntemleri” konulu toplantısı düzenledi.
Türkiye’deki enerji tüketimindeki artışa dikkat çeken Uysal, son 10 yıldaki tüketimin ikiye katlanarak 229 milyarKWh’a ulaştığını dile getirdi. Önümüzdeki on yılda ise bu tüketimin 450 milyar KWh’a yükselmesinin beklendiğini kaydetti. Tüketimin özellikle aralık-temmuz aylarında arttığının altını çizen Uysal, tasarrufun önemine değindi. Sanayi veya evlerdeki enerji tüketimlerinin yüzde 30 ile yüzde 60’lık tasarrufa yöneltebileceğini ifade eden Uysal, şöyle konuştu: “Maalesef biz ülkemizde toplam bina stokumuzu yüzde 10’unun yalıtımını yapamadık. Önümüzde çok önemli bir potansiyel hala bekliyor. Yazın binaları soğutmak için içeriye saldığımız soğuk hava tamamı ile camlardan duvarlardan dışarı çıkıyor ve aslında biz şehri soğutmaya çalışıyoruz. Aynı şekilde kışında evlerimizi ısıtmaya çalışırken şehri ısıtmaya çalışıyoruz. Bu da bizim doğalgaz ve elektrik faturalarımıza yansıyor. Sanayide önemli miktarda yalıtım, geri kazanım, verimli üretim cihazları kullanarak yüzde 25’lere varan geri kazanım sağlayabiliriz.” Uysal, bu çerçevede sanayicilerin de enerji verimliliği bulunan makineler üretmesi gerektiğini ifade etti.
RÜZGAR VE JEOTERMAL ENERJİDE ÖNEMLİ MESAFELER ALINDI
Türkiye’nin yenilenebilir enerji konusunda son 5 yıldır çalışmalar yaptığını ifade eden Uysal, bu alandaki teşviklerin dikkatli verildiğini kaydetti. Teşvikler nedeniyle ülkenin bir anda eski teknolojilerin çöplüğü haline gelebileceğinin altını çizen Uysal, tarım sektöründe de fiyat artışlarının görülebildiğini belirtti. Bu nedenle Türkiye’nin desteklerini yükseklere çekmekten imtina ettiğini vurgulayan Uysal, şöyle devam etti: “Hatırlarsanız 7-8 yıl önce bu konu gündeme geldiğinde hemen yağ fiyatları arttı. Dolayısıyla oralarda temkinli davranılıyor. Başka alanlara yöneltiyor. Rüzgar ve jeotermalde önemli bir gelişme kaydetti Türkiye. Rüzgarda şuanda kendi rüzgar santrallerini tasarlama ve üretme çalışmalarını başlattı. Aynı zamanda rüzgar santralini ithal teknolojilerle kurmayla ilgili teşvikler açıkladı. Türkiye’nin amacı, yeni teknolojileri ülkemizde üretip bütün bölge ülkelerine satabilecek bir konuma gelmek. Bu teknolojileri kurup işletmek önemli değil. Böylelikle siz teknoloji bağımlısı haline geliyorsunuz. En güzeli Türkiye’nin bunları üretmesi. Türkiye şimdi böyle bir strateji içerisinde o nedenle biraz ağır gidiyor.
Kaynak: Haberimport