CLA Akademi | Enerji Gazetesi

Dünya Nükleer Birliği Başkanından Çağrı!

Kategori : ELEKTRİK ENERJİSİ, ENERJİ GÜNDEMİ, NÜKLEER ENERJİ - Tarih : 05 Mayıs 2019


Dünya Nükleer Birliği Başkanı Agneta Rising iklim değişikliğiyle mücadele etmek ve 2050 yılı emisyon hedeflerine ulaşmak için tüm düşük karbonlu enerjilere ihtiyaç duyulduğunu belirterek, “İklim değişikliğine karşı nükleer ve yenilenebilir enerji kaynakları ile birlikte mücadele etmeli” çağrısında bulundu. Rising’e destek dünyaca ünlü çevre ve enerji uzmanı Michael Shellenberger’den geldi. Environmental Progress-Çevresel İlerleme (EP) Başkanı Michael Shellenberger “Dünyanın iklim değişikliği ve yoksulluğa karşı tek gerçek umudunun nükleer enerji” olduğunu ifade etti.

Geçtiğimiz günlerde Rusya’nın Soçi kentinde düzenlenen 11’inci Atomexpo Forumu’nda açıklamalarda bulunan Rising, iklim değişikliği ile mücadelede nükleer enerjinin önemini ortaya koydu. Rising; “Tüm düşük karbonlu seçeneklerin birlikte çalışması gerekiyor. Aksi takdirde iklim değişikliğinin etkilerini asgariye indiremeyiz. Yenilenebilir enerji kaynaklarına ihtiyacımız olduğuna inanıyorum. Ancak yüzde 100 ikna oldum ki yenilenebilir olmadan da, nükleer olmadan da bunu yapamayız.” ifadelerini kullandı. Rising Avrupa Birliği’nin gerçek emisyonu azaltmaya odaklandığına dikkat çekerek “Nükleer enerjinin burada rolü büyük. Avrupa’da bu indirimleri nükleer enerji olmadan yapamazsınız. Bugün Avrupa’da elektriğin neredeyse üçte birinin kaynağı nükleer enerjidir ve nükleer enerji çok büyük bir düşük karbonlu enerji kaynağıdır. Farklı ülkelerde farklı politikalar olsa da, AB sürekli olarak emisyon azaltmaya devam ediyor ki bu da iyi bir itici güç. İsveç, Fransa ve İsviçre gibi pek çok ülkede nükleer enerjinin yardımıyla hızlı bir şekilde karbondan kurtulmanın mümkün olduğu kanıtlandı.” ifadelerini kullandı.

“Artan Nükleer Olmadan Başarısız Olacağız”

Nükleerin karbon emisyonunu azaltmak için uzun vadeli bir çözüm önerebileceğini ifade eden Rising; “Bugün inşa edilen reaktörler büyük olasılıkla 100 yıl boyunca orada olacak ve bir enerji kaynağının tüm niteliklerini koyarsanız nükleer hava kirliliği yaratmayan, iklim değişikliğini etkilemeyecek, çok az yer kaplayacak ve çok güvenilir bir enerji kaynağıdır. İklim değişikliği ile etkin bir şekilde mücadele etmek için tüm seçeneklerden yararlanmamız gerektiği açıktır; artan nükleer olmadan başarısız olacağız. Uzun vadeli iklim değişikliği hedeflerini hayata geçirmek isteyen daha fazla ülke nükleer enerjiye geçmektedir.” ifadelerini kullandı.

30 Ülke Daha Nükleere Geçiyor

Nükleer enerjiye dahil olan Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Belarus, Türkiye ve Bangladeş gibi yeni ülkeler olduğunu kaydeden Rising; “Nükleer inşaat yapmakla ilgilenen 30 ya da daha fazla ülke görüyoruz. Bu yüzden bu bölgelerde de büyüme olacağına inanıyorum.” ifadelerini kullandı. Amerika Birleşik Devletleri’ne de değinen Rising, ABD’nin şu an mevcut reaktörleri korumaya odaklandığını kaydederek “Çalışmakta olan reaktörlerin çoğu 40 yıllık faaliyet için tasarlanmıştır ve reaktörlerin çoğu için 60 yıllık lisans onayını çoktan verildi. Şimdi 80 yıl boyunca düşük karbonlu enerji üretecek bir işletmeye nasıl dönüştüreceklerini araştırmaya başladılar.” ifadelerini kullandı.

Nükleer, İklim Değişikliği ve Yoksullukla Mücadelede Dünyanın Tek Umudu

Uluslararası Atomexpo Forumu’nda konuşan Environmental Progress-Çevresel İlerleme (EP) Başkanı Michael Shellenberger ise, nükleer enerjinin düşük karbonlu elektriği artırmanın açık ara en hızlı yolu olduğunu dile getirdi. Shellenberger “Dünyanın iklim değişikliği ve yoksulluğa karşı tek gerçek umudu olan nükleer enerjinin şeytanlaştırılmasına son verilmesi” gerektiğini belirtti. Nükleer enerji algısını “Külkedisi” masalına benzeten Shellenberger, nükleer enerjinin Sindirella gibi iftiraya uğrayan ve çantada keklik görülen bir değer olduğuna dikkat çekti. “Nükleer neden bir çevrecinin hikayesi” sorusunu yanıtlayan ünlü çevreci masaldaki “camdan ayakkabı”nın nükleer enerji öyküsündeki enerji yoğunluğunun önemini simgelediğini kaydetti.

Fransa Nükleerle Daha Ucuza Daha Temiz Elektrik Üretiyor

Nükleerin çok düşük karbonlu enerji ürettiğine dikkat çeken Shellenberger; “Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli şöyle yazıyor: “Emisyonlarda derin düşüşlere ulaşmak yenilenebilirler, nükleer ve karbon tutma ve depolama dahil düşük sera gazı teknolojilerinin daha yoğun kullanımını gerektirecek. Bazı ülkelerin elektrikte karbona bağımlılığını karşılaştırdığımızda ortaya şu sonuçlar çıkıyor: Avustralya %85, Belçika %40, Fransa %11, Almanya %66, İsveç %9, İsviçre %14, Birleşik Krallık %63 ve ABD %66. Enerjilerinin büyük kısmını fosil dışı kaynaklardan elde eden Belçika, İsviçre, Fransa ve İsveç gibi ülkelerin ortak bir özelliği var; daha çok nükleer enerji kullanmaları. Herkes Almanya’yı iklim lideri olarak görüyor oysa Almanya, Fransa’nın sıfır emisyonlu kaynaklardan elde ettiği elektriğinin yarısından azını bu kaynaklardan elde ediyor. Aslında Almanya, Fransa’ya kıyasla, elektrik birimi başına 10 kat daha fazla karbon emisyonu üretiyor. Fransa, elektriği için Almanya’nın harcadığının yarısından biraz fazlasını harcıyor ve buna rağmen çok daha temiz.” ifadelerini kullandı.


Yorum Yaz
Ad Soyad :
E-mail :
Yorum :

Green Pi Enerji

EcoGreen | Biyokütle - Biyogaz - Güneş Enerjisi Santralleri



   GÜNCEL ENERJİ KÖŞE YAZILARI

   TÜM ENERJİ KÖŞE YAZARLARI VE YAZILARI>>

DİL SEÇİMİ:

  • Turkish
  • English

ENERJİ HABERLERİ KATEGORİSİ

SİTE İÇİ ENERJİ ARAMALARI

Enerji Sektörü İş İlanları & Kariyer

Enerji Kütüphanesi



WhatsApp chat